“Her çağda
şartlar ne kadar zor ve umutsuz olursa olsun inananlar için bir Nuh’un gemisi
vardır.” Sezai Karakoç
Yıllar
evvel masaya oturduğumda karşımda duran insanlar
dedi gözlerimin içine baktıklarında
gözlerimin içine bakar olduklarını bilirdim. Şimdi karşımda duran insanlarda da görüyorum aynı içten bakışları.
Nerede bu felaket tellallığı yapan müneccimler, kıyametin habercileri
muvakkitler nerede?
Zamanlar üstünde
bir feryattır insanın olumsuzluklar karşısındaki feryadı. Nerede duruyorsa insan,
orada yolunda gitmeyen ne varsa ona feryat eder. Elbette daha iyisini, daha
kalitelisini arzu ettiğinden dolayıdır.
Dünya, ülkeler,
şehirler, aileler zaman zaman birer seyirciyi bu olumsuzluklar karşısında ve
zaman zamanda sahadaki futbolcuyu oynuyorlar. Hakikatin yakınına yaklaşmak
elbette korkunç değildir. Her ışık elbette ateş değildir. Güneş gibi aydınlık
günler her çağda elbette yaşanacak. Tribünde oturmak ya da saha da olmak
hallerimiz daim olmayacak, zaman zaman koşacak, ter atacak ve kazanacağız.
Hep gol yiyor ama
hakikat? Hep de böyle diyorsun da birkaç gol atsan ya? Gol atamıyorsun madem buyur defansa!
Gözlerine baktığımda
gözlerime bakan, birlikte iken birlikte olduğumuz insanlar var. Tribünden izliyoruz
maçı. Çağı kurtarmak adına antremanlar yapmak niyetindeyiz. Tribünde oturmaktan
yorulduk. Dinlenmek için koşmak lazım. Koşalım.
Çok fark var arada,
şampiyon biter mi bu lig. Kazanır mıyız?
"Zaferle değil üzerimize düşeni yapmakla
mükellefiz."[1]
“Allah’ını seven defansa gelsin.”
Yorumlar
Yorum Gönder